
Çanakkale Savaşı Kahramanı Bigalı Mehmet Çavuş’un hayatının ve savaş yıllarının anlatıldığı belgesel film gösterimi Seddülbahir Kalesi’nde yapıldı.
Biga Belediye Başkanı Bülent Erdoğan’ın öncülüğünde başlatılan, yönetmen ve yapımcılığını üstlenen Gökhan Tarkan Karaman tarafından beyaz perdeye aktarılan belgeselin ilk gösterimi Anafartalar Zaferi’nin 106. yıl dönümünde Seddülbahir Kalesi’nde yapıldı. Seddülbahir Kalesi’nde yapılan gösterimde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Eceabat Kaymakamı Mustafa Çiftçiler, Biga Kaymakamı Mustafa Can, Ak Parti İl Başkanı Naim Makan, Biga Belediye Başkanı Bülent Erdoğan, Kara Biga Belediye Başkanı Ahmet Elbi ve Tarihçi-Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, siyasi parti temsilcileri, belgesel yapım ekimi, protokol üyeleri ve davetliler katıldı.

Bigalı Mehmet Çavuş’un hayatını ve savaş yıllarını konu edinen belgesel filminin gösterimi öncesinde; Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Tarihçi-Yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, Biga Belediye Başkanı Bülent Erdoğan, belgesel filminin yönetmeni ve yapımcısı Gökhan Tarkan Kahraman birer konuşma gerçekleştirdi.

Bigalı Mehmet Çavuş Kimdir?
Müttefiklerin Seddülbahir’de 4 Mart 1915 tarihinde karaya asker çıkarmaları üzerine bölgede bulunan birlikler müdahale etmiş, bu esnada Çanakkale Muharebeleri’nin sayısız kahramanlıklarından birisi yaşanmıştır. 27. Alay 10. Bölük’ten Mustafa oğlu Mehmet tüfeğinin mekanizması işlemez hale gelince taş kürek eline ne geçirdiyse saldırmış ve düşmanın geri çekilmesinde önemli rol oynamıştır.

Mehmet Çavuş, 4 Mart 1915 tarihinde Seddülbahir bölgesinde yapılan çıkarmada yaşadıklarını şöyle anlatmıştır:
“Takımla beraber görevdeydik. Düşman gemileri sahili yoğun bir şekilde topa tuttuktan sonra karaya asker çıkarmaya başladı. Bu arada biz de sakladığımız yerlerden çıkıp siper aldık ve düşmana ateş etmeye başladık. Düşman da yere yatıp bize ateş ediyordu. Birbirimize çok yakındık. Tüfeğimin mekanizması bir ara tutukluk yaptı. Öfkeden tüfeği yere attım. Bunu gören bir düşman askeri ayağa kalkıp bana ateş etmeye başladı. Derhal tahkimat küreğimi kapıp üstüne saldırdım. Kaç kişiye vurduğumu hatırlamıyorum. Gözlerimi açtığımda bir revir çadırındaydım.”

Görsel Kaynak; ÇATAB