Yayına Hazırlayan: Onur KUŞKU

Çanakkale / Eceabat İlçesinde yer almaktadır. Çanakkale-Edirne D-550 (E87) karayolu üzerinde girişi bulunan köye ulaşmak için ana yoldan ayrılmak ve köy sapağından itibaren 4 km. daha iç kısma gidilmesi gerekmektedir. İlçe merkezine toplam uzaklığı ise 19km’dir. Köy nüfusu 2019 verilerine göre 231 kişidir.
Yalova Köyü sınırlarının Çanakkale Boğazı’na komşu olması sebebiyle siyasi, askeri, ticari, dini, sosyal ve kültürel bakımdan tarihsel süreçte birçok yerleşime ev sahipliği yaptığı bilinmektedir. Bu açıdan köy sınırları içinde yer alan Baştepe Höyüğü ile Değirmenlik Yerleşmesi, bölgenin ilk yerleşimcileri hakkında bilgi sunmaktadır. Baştepe Höyüğü, 150 m. uzunluk, 60 m. genişlik ve 10 m. yükseklik ile Akbaş ovasının gerisinde; doğu-batı istikametinde yer almaktadır. Yapılan araştırmalar da höyük çevresinde Kalkolitik ve Tunç Çağı seramiklerine (MÖ 3500-2500) rastlanılmış; bu bakiyelerin Sestos Antik Kenti’nin ilk yerleşimcilerinin (Prehistorik) izleri olduğu düşünülmektedir. Diğer yerleşim bölgesi olan Değirmenlik Yerleşmesi ise Yalova Köy sapağı, Çanakkale Boğazı ve köy deresi arasında bulunmaktadır. Yerleşme civarında bulunan çakmaktaşından yapılan alet, yonga ve toprak çanak-çömlek bakiyelerinin yine bölgenin ilk yerleşimcileri hakkındaki yaşam hareketliliğine ve Anadolu-Trakya kültür coğrafyasına ışık tuttuğu gözlemlenmiştir. Tüm süreç incelendiğinde ise Yalova Köyü ve sınırlarının Epipaleolitik, Erken Tunç ve sonraki süreçte ise Klasik, Helenistik ve Roma çağlarına ait izlerin varlığı bilinmekte olup; bölgenin konumu itibariyle günümüz de yerleşimi, kültürü ve tarihsel değerleri devam etmektedir.
Çağlar boyunca tarihsel olayların takipçisi olan bölge, Rumeli’nin fethi sırasında da geçiş güzergahlarından birisi olmuş ve önemini Türk coğrafyası için kanıtlamıştır. Türk coğrafyasına dahil olduktan sonra bölgenin sulak yapısı ismini belirlemiş ve Yalakabat-Yalakova olarak isimlendirilmiş; dil yapısındaki değişimler sonucu günümüzde de bilinen ismi Yalova şekline dönüşmüştür. Gelibolu Yarımadası’nın fethi sonrası, bölgenin Türk elinden bir daha çıkmayacağının sarsılmaz simgesi olan Çanakkale Savaşları’nın ve Türk zaferinin ise Yalova Köyü tarihinde önemli bir yeri bulunmaktadır. Cephe gerisinde ikmal faaliyetlerinin önemli merkezi konumundaki Akbaş Limanı’nın Yalova Köyü sınırlarında yer alması ve yine savaşlar esnasında köyün merkez olarak kullanılması, Cihan Harbi’nde üstlendiği rol bakımında önemli görülmüştür. Çanakkale Savaşları’na ait izlerle iç içe yaşam gösteren köyün simgesi ise Akbaş Şehitliği ve Anıtı’dır. Özellikle İstanbul’dan tarihi yarımadaya yolculuk edenleri karşılayan Akbaş Şehitliği ve Anıtı, Eceabat’a 15 km. mesafededir. Çanakkale Savaşları’na dair izlere bakıldığında Akbaş Şehitliği’nin yanı sıra Yalova Zabitan Şehitliği ile kara muharebeleri sırasında görev yapan ve yaralı askerlerin tedavisinde görevli Hemşire Anna Schwartz’ın Mezarı’nın da köy sınırları içinde yer aldığı unutulmamalıdır.
Yalova Köyü kültürel ve mimari açılardan önemli değerler sunmaktadır. Çanakkale Savaşları’na ait izler tüm köşelerinde hissedilmektedir. Çanakkale kara savaşlarının izlerinin yanında mimari ve kültürel açılardan da değerli özelliklere sahiptir. 1762 tarihli Köy Camisi, Cevat Paşa tarafından 1915 yılında yaptırılan ve günümüzde kullanılmayan ama restoresi tamamlanmış Zafer İlkokulu, 1334 tarihli Zafer Çeşmesi, 1938 tarihli Eski Hamam ve Türk Edebiyatı’nın ilgi uyandıran edebi akımı İkinci Yeni temsilcisi Ece Ayhan’ın yaşadığı evi ve mezarı da Yalova Köyü’nde bulunmaktadır.